DENİZ SUYUNUN ZEMİN GÜÇLENDİRMEDE (JET-GROUT) ÇİMENTO ŞERBETİNDE KULLANIMI
GİRİŞ
Beton üretiminde kullanılacak karışım(karma) suyu “TS EN 1008: Beton-Karma Suyu-Numune Alma, Deneyler ve Beton Endüstrisindeki İşlemlerden Geri Kazanılan Su Dahil, Suyun Beton Karma Suyu Olarak Uygunluğunun Tayini Kuralları” Standardı’na uygun olmalıdır. Standardın 3.5’inci maddesinde aşağıda belirtildiği gibi “donatı içermeyen” betonlarda deniz suyunun kullanılabileceği belirtilmiştir.
DENİZ SUYUNUN BETONUN PRİZİNE VE DAYANIMINA ETKİSİ
Zemin güçlendirme (jet grouting) işlerinde çimento ve su karışımından oluşan şerbet kullanılmaktadır ve meydana gelen kolonlar donatı içermemektedir. Bu nedenle donatı içermeyen elemanlarda çimento şerbetinin deniz suyu ile hazırlanmasına engel bir durum yoktur. Ayrıca soğuk hava koşullarının etkin olduğu durumlarda deniz suyu içeriğinde bulunan klorür çimentonun prizini hızlandıracağı gibi erken dayanımı arttırabilmektedir. Ancak, literatürde yer alan bazı çalışmalarda 28 günlük basınç dayanımının bir miktar düşebildiği de yer almaktadır.
İnş.Müh.İrfan Kadiroğlu tarafından yapılan çalışmanın verileri ve sonuçları aşağıda görülmektedir.
DENİZ SUYUNUN BETONUN DAYANIKLILIĞINA ETKİSİ
Yapılan literatür araştırmaları sonucu aşağıdaki bulgular tespit edilmiş ve deniz suyunun olası etkileri incelenmiştir.
- Deniz suyunun beton üzerindeki kimyasal etkisi çözünmüş tuzları içermesinden kaynaklanmaktadır.
- Genelde deniz tuzluluk oranı %3.5 civarındadır.
- Deniz suyunda bulunan tuzlar; sodyum klorür (NaCl) magnezyum klorür (MgCl), magnezyum sülfat (MgSO4), kalsiyum sülfat (CaSO4), potasyum klorür (KCl), potasyum sülfat (K2SO4) şeklinde sıralanabilir.
Bu tuzların başlıca etkileri:
Klorür etkisi: Deniz suyu içeriğindeki klorür “donatı içermeyen betonda” bir risk oluşturmaz. Klorürün etkisi betondan ziyade donatı korozyonuna yol açmasıdır.
Alkali etkisi: Çimento ve sudaki alkali bileşenler(Na-K) ile agregadaki aktif silis içeriği “alkali-agrega reaksiyonu”na neden olabilmektedir; ancak çimento şerbetinde agrega olmaması nedeniyle bu etki de görülmeyecektir.
Sülfat etkisi: Kullanılacak deniz suyunun kimyasal analizi yapılarak özellikle TDS(toplam çözünmüş tuz) değeri tespit edilmelidir. Yabancı kaynaklarda TDS (toplam çözünmü tuz miktarı) değerinin 35000 ppm’den az olması durumunda suyun donatı içermeyen betonda kullanılabileceği yer almaktadır. Bilindiği gibi deniz suyu içeriğindeki klorür ve sülfat iyonları betonda istenmeyen hasar verici reaksiyonları neden olabilir. Özellikle donatı içermeyen betonlarda klorür atağının ciddi bir etkisi olmayacaktır. Hatta klorür iyonları çimento hidratasyonu sonucu oluşan kalsiyum alümina hidratlar ile tepkimeye girerek bağlanacaktır. Ancak; CaSO4, MgSO4 ve NaSO4 gibi sülfata tuzları betonda istenmeyen reaksiyonlara neden olabilir.
Yukarıdaki tabloda bir çalışmada kullanılan deniz suyu numunelerinin toplam çözünmüş tuz miktarı belirtilmiştir.
Sülfat Etkisi
Betonun sülfat atağına uğraması için iç veya dış kaynaklı sülfat iyonlarının, suyun ve tepkimeye girecek çimento hidratasyon ürünlerinin mevcut olması gerekmektedir. Ayrıca beton, su içinde çözünen sülfat iyonlarının nüfuz edebileceği kadar geçirimli olmalıdır. Sülfat iyonlarının çimentonun aluminli ve kalsiyumlu bileşenleri ile tepkimeye girmesi sonucu alçı ve etrenjit oluşumu meydana gelir. Bu reaksiyon sonucu 1-2 kata varan hacimsel artış meydana gelir. Bunun sonucunda da betonda çatlaklar ve hasarlar oluşur.
Şekil 1 – Sodyum sülfat atağı sonucu oluşan reaksiyonlar
Şekil 1’de sodyum sülfat atağı sonucu oluşan reaksiyonlar görülmektedir. Reaksiyonlar sülfat ile çimento hidratasyonu sonucu oluşan kalsiyum hidroksit (Ca(OH)2) ve trikalsiyum alümina hidrat (C-A-H) arasında geçmektedir. Bu nedenle bu ürünlerin miktarının az olması reaksiyon hızını düşürür ve belli bir eşiğin üzerine çıkmamasını sağlar.
Aşağıdaki tabloda TS 13515 Standardı’nda yer alan çevresel etki sınıflarına karşı kullanılabilecek çimento sınıfları yer almaktadır. Zararlı kimyasal ortamlarda sülfata dayanıklı çimento kullanılması önerilmektedir.
SONUÇ
Donatı içermeyen betonlarda deniz suyunun kullanımı mümkündür. Ancak, sülfat etkisine karşı önlem alınmalıdır. Bunun içinde en uygun seçenek sülfata dayanıklı çimento kullanımıdır.